KAVLAK: 'BENİM İÇİN ERDEMİR VE İŞÇİSİNİN, EREĞLİ ŞUBESİ'NİN YERİ AYRI'
Türk Metal Sendikası Kdz.Ereğli Şubesi 11. Olağan Genel Kurulu, Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Pevrul KAVLAK’ın da katılımıyla bugün yapıldı. Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Pevrul KAVLAK, Türk Metal’in hemen her bölgede örgütlü işyeri olduğunu hatırlatarak, ama Ereğli Şubesi’nin, Erdemir ve işçisinin ayrı bir yeri olduğunu söyledi.
03 Kasim 2018 12:45:39
Türk Metal Sendikası Kdz.Ereğli Şubesi 11. Olağan Genel Kurulu, Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Pevrul KAVLAK’ın da katılımıyla bugün yapıldı.
Büyük Anadolu Otel’de saat 10.00’da başlayan kongrenin Divan Başkanlığına Türk Metal Sendikası Genel Başkanı ve Türk-İş Genel Sekreter, Pevrul Kavlak, Divan Başkan Vekili Türk Metal Sendikası Genel Başkan Yardımcısı Yusuf Ziya Odabaş, Divan Başkan Vekili Türk Metal Sendikası Bolu Şube Başkanı Özgür Elçi, Katip Üye Tezcan Tepe, Katip Üye Yalçın Marangoz seçildiler.
Genel kurulun açılış konuşmasını yapan Türk Metal Sendikası Kdz.Ereğli Şube Başkanı Metin Ercan, görev süresince yaptıkları çalışmaları hakkında bilgiler verirken, sendikaya üyelerin eş ve çocuklarıyla mutlu bir yaşam sürmeleri için gayret gösterdiklerini ifade etti.
Ercan, ‘Bir Türk Metal sevdalısı olarak bugün üstlendiğim görevi arkadaşlarımla birlikte en iyi şekilde yerine getirmenin gayretindeyiz. Her dönemde güçlü Türk Metal Sendikası’na dair çalışmanın hak ve menfaatleri doğrultusunda görev aşkı içinde olduğunu biliyorum. Bu duygularla görev süresince desteğini her zaman yanında hissettiğimiz başta Genel Başkanımız Pevrul Kavlak, Genel Merkez Yöneticilerimiz, mesai arkadaşlarımız ve gücünü bize veren siz değerli Türk Metal Sendikası üyelerine sonsuz teşekkürlerimi sunarım.’şeklinde konuştu.
KAVLAK: ‘BENİM İÇİN EREĞLİ ŞUBESİNİN AYRI BİR YERİ VAR!’
Ercan’ın konuşmasının ardından konuşma yapmak üzere kürsüye davet edilen Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Pevrul KAVLAK, Türk Metal’in hemen her bölgede örgütlü işyeri olduğunu hatırlatarak, ama Ereğli Şubesi’nin, Erdemir ve işçisinin ayrı bir yeri olduğunu söyledi.
KAVLAK, ‘Türk Metal’in hemen her bölgede örgütlü işyeri var. O yüzden, her bölgede teşkilatı var. Toplam 32 şubesi, 700’den fazla işyeri, Yüzlerce temsilcilik, Binlerce temsilcisi var. 200 binden fazla üyesi var. Ama bir de…
Evet bir de Erdemir’i var. Ne yalan söyleyeyim, Benim için, Erdemir’in, Erdemir işçisinin, Ereğli Şubesinin, Ayrı bir yeri var. Sizler, Bizim için güven, Türk Metal için güvencesiniz. Türk işçisi için en güzel örneksiniz. Sizler aslında, Gösterdiğiniz birlik beraberlikle, Sergilediğiniz dostluk arkadaşlıkla, Ve elbette yazdığınız mücadele destanıyla, Bütün cümle aleme örneksiniz. Sizin varlığınız yeter, varlığınız. Hepinize selam olsun, merhaba merhaba.’dedi.
Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Pevrul KAVLAK, konuşmasını şöyle sürdürdü;
‘ Sakın kimse gönül koymasın. Biliyorum, Burada Tat Metalciler var.
Kora kor mücadele edip örgütlenen Tat Metalciler de var. Lütfen o arkadaşlar bir ayağa kalksın. Hepimiz sizleri görelim. İşte aslanlar gibi direnen,
Direne direne kazanan Tat Metalciler. Bu, sizin aramızdaki ilk genel kurulunuz.
Size, Bütün arkadaşlarım adına, bin üyemiz, 200 bin kardeşiniz adına ayrıca hoşgeldiniz diyorum.
Değerli kardeşlerim,
Benim için Erdemir’in ayrı yeri var dememin nedeni başka… Emin olun, Aslında Erdemir, herkes için ayrı bir konumda… Ben neredeyse her gün, Her yerden, her kesimden insanla görüşüyorum. Madencisinden beyaz eşya üreticisine, İnşaatçısından otomobilcisine kadar, İşverenlerle ve çalışan işçilerle biraraya geliyorum. Emin olun, Hepsinde değilse de, Büyük çoğunluğunda,
Sohbet konusueninde sonunda Erdemir’e geliyor. Şu açık ve net: İşçi için de işveren için de, Erdemir bir referans niteliğindedir. Bir kıstastır, bir hedeftir.
Şunu iyi bilin ki, Türkiye’de ne kadar işçi varsa, Ne kadar işveren varsa hepsi Erdemir’e gıptayla bakıyor.
Mesela,
Müzakerelerde ya da başka konuda, Ne zaman sıkışsalar, cevapları hazır: Nasıl vereyim, ben Erdemir miyim? Ya da ben Erdemir kadar zengin miyim? Hepsinin dilinde bu laflar var. Durum emekçi kardeşlerimiz için de çok farklı değil. Onlar için de Erdemir, Gıptayla bakılan bir işyeri… Herkes Erdemir’de çalışmak istiyor. Amaaaa tam buraya bir virgül koyup, Öyle devam etmek istiyorum. Erdemir işçisi, Aldığı ücretin her kuruşunu haketmiştir.
Dünyada hiç kimse, Erdemir işçisinin yaptığı fedakârlığı yapmamış,
Hiç kimse, İşine, işyerine böyle sahip çıkmamış, Hiç kimse, Sendikasına böylesine bağlılık göstermemiştir. Onun için, Erdemir işçisinin aldığı ücret, Ona anasının ak sütü gibi helaldir.Hepinize helal olsun, helal olsun, helal olsun.
Değerli kardeşlerim,
Bilen biliyor. Hatta aramızda o günleri yaşayanlar da var. Mesela Yusuf Ziya Bey o günleri iyi bilir. Ama hafızayı beşer nisyanla maluldür.
İnsan unutur. Onun için arada bir hafızamızı tazelemekte fayda var. Gelin o günleri şöyle bir hatırlayalım. Hatırlayalım da, Neden Erdemir işçisi aldığı ücreti hak ediyor, Dünya alem bir kez daha anlamış olsun. Yıl kaçtı? 2009. 2008’de Amerika’da patlayan kriz, Dönüp dolaşıp, sonunda bizi de vurmuştu. Teğet geçiyor falan diyorduk ama… İşyerleri bir bir kapanıyordu. Kapanmayanlar da işçi çıkarıyordu. Erdemir de direndi ama sonunda o da işçi çıkarma kararı aldı.
İşte o zaman, devreye biz girdik. Yönetime, İşçi çıkarmayın. Tasarruf yapmak istiyorsanız, onu başka şekilde yapabiliriz dedik. Nedir diye sordular, anlattık.
Hepinizin bildiği olay, Ücretlerden kriz geçene kadar, 16 ay süreyle üçte bir indirim yapılmasını önerdik. Az buz değil, Tam yüzde 35 indirim. Bize inanmaz gözlerle baktılar. Üyelerinize bunu anlatamazsınız dediler. Gerçekten de öyle.
Böyle bir teklif, bir sendika için intihardan farksızdır.Kendi ipini çekmek demektir. Ama biz herşeyi göze almıştık. Kimseyi attırmamakta kararlıydık.
Belki lokmamız küçülür ama herkes ekmek yer diyorduk. Ama tabii bu zor bir karardı. Yönetim olarak tek başına bu kararı bizim vermemiz doğru değildi.
Onun için size geldik. Hatırlayın, Şubenin önünde toplandık.
Yusuf Ziya Bey çıktı, durumusize anlattı. O dönem şube başkanıydı. Hatırlayın,
Kızanlar, hatta çok kızanlar, bağırıp çağıranlar oldu. Haklılardı. Ekmeğinden vazgeçmek öyle kolay değildi. Herkesin çoluğu çocuğu var. Borcu var, harcı var. Ama herşeye rağmen, Erdemir işçisi, tercihini kardeşlikten yana kullandı.
İndirimi kabul etti. Böylece borçlar, harçlar içinde çok zor bir döneme adım atmış oldu. Esnaf bile perişan oldu. Bir süre sonra, ben de bir fırsatını bulup Ereğli’ye geldim. Şubede otururken,Vardiyadan yeni çıkmış,Orta yaşın üzerinde bir arkadaşımızla konuşma olanağı buldum.Sordum, dedim ki “İndirim kararından pişman mısın?”
“Asla” dedi “Biz kardeşiz, ne şart olursa olsun, elbette ki ekmeğimizi paylaşırız.”
Bu söz,Çok önemli bir sözdür.Bu sözü söyleyebilmek için,En yiğidinden insan olmak gerek, insan.Koskoca bir yürek taşımak gerek.Benim için,Bugün bu salondakiler,Her biriniz,Tek tek hepiniz, O gün ekmeğini paylaşan, o Erdemir’li kardeşimdir. Onun gibi en hasından insan evladıdır ve onun gibi koca yüreklidir.
İyi ki varsınız, sağolun, varolun.
Değerli kardeşlerim,
Dedim ya,Ücretlerde indirim kararı bir sendika için kabul edilir bir şey değildir.Hele hele bunu bizzat bir sendikanın önermesi,Aklın alacağı bir şey değildir. Çok samimi söylüyorum, intihardır.O güne kadar,Bizimle ilgili tek bir satır yazmayan gazeteler,O gün,Haberimizi koca koca manşetlerle verdiler.Versinler dedik.Televizyonlar haber yaptı.Yapsınlar dedik.Çünkü biz yola çıkarken onlara güvenmedik.Biz,Size güvendik, size.Yola çıkarken de,O yolda yürürken de,Mücadele ederken de,Sadece ve sadece size ve teşkilatımıza güvendik.Bizi hiç yanıltmadınız.Bugüne kadar bizi hiç mahcup etmediniz,Yüzümüzü yere eğdirmediniz.Bunun için de hepinize sonsuz teşekkür ederim.
Değerli Genel Kurul üyeleri,
Hatırlayın. O günlerde burası sendika pazarı gibiydi.İpini koparan gelmişti.
Akılları sıra,Kızgın üyeleri Türk Metal’den koparacaklardı.Hatta hatta Erdemir’de onlar örgütleneceklerdi.Ne oldu?O kadar çalışmalarına,O kadar para dökmelerine, Her türlü numarayı çevirmelerine rağmen ne oldu?Hiç.Sıfıra sıfır…Baktılar ki olmayacak,Buradan onlara ekmek çıkmayacak,Kuyruklarını kıstırıp, geldikleri gibi gittiler.Bu, işçi sınıfının sendikacı müsveddelerine,Leş kargalarına verebileceği en ağır derstir.Bu dersi onlara siz verdiniz.Bütün yalana dolana inat,Sendikanıza sahip çıktınız.Bizlere, arkadaşlarınıza, işinize, işyerinize sahip çıktınız.Emin olun,Sizler o gün,Türk Metal’i bir sendikadan, Kardeşler ocağına dönüştürdünüz. Allah birliğimizi, dirliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi bozmasın. Bozmak isteyenlere de fırsat vermesin.
Şimdi anlatabildim mi? Erdemir’lilerin yeri benim için ayrıdır derken ne demek istediğimi, Umarım anlatabilmişimdir. İyi günlerde,
Varken, varlık içindeyken, Fedakârlık gerekmezken dostluk kolaydır.
Kolay zamanlarda, Sorun yokken,Kavga yokken sendikal mücadelekolaydır.
Amaaa…Zor günlerde,Yokluğu paylaşmak,Elindekini vermek, Düşeni kaldırmak, Kolundan tutmak zordur. Gözünü karartıp kavgaya girmek, Hesapsız kitapsız mücadele etmek zordur. Bu, İnanç ister, Yürek ister, Bilek ister. Adam gibi adam ister. Yani sizi ister, sizi. Erdemir’lileri… Sizi… Elinize, yüreğinize, bileğinize sağlık. İyi ki varsınız, iyi ki varsınız.
Değerli kardeşlerim,
Sadece sohbet olsun diye geçmişi konuşmuyoruz. Geldiğimiz yeri anlamak için, Erdemir’in, Erdemir işçisinin, Türk Metal üyesininfarkını anlamak için konuşuyoruz. Herkes sizin sahip olduklarınızı istiyor. Yalan mı? Herkes istiyor ama kimse sizin gibi bedel ödemek istemiyor. Bunları, Biraz da sizin ödediğiniz bedelleri hatırlatmak için anlattım. İşte, videoda gösterdiler. Eylem yaparsınız, Erdemir işçisi eksiksiz katılır. Eğlence yaparsanız, Erdemir işçisi ona da eksiksiz katılır. Erdemir’li, İyi günde de kötü günde de biraradadır, Sendikasının yanındadır. Bilinçli işçi, işte budur. Bizim istediğimiz, gelmek istediğimiz nokta budur. Bizim üyelerimizi taşımak istediğimiz nokta budur. Oraya vardıktan sonra, Yola çıkmak da, Yoldaki engelleri aşmak da, Hedefe ulaşmak da çok kolaydır. Önemli olan bir ve beraber olmaktır. Ve örneği de buradadır, Erdemir’dedir. Burası, Bir ve beraber olunca, neleri başarabileceğimizin en somut kanıtıdır. Bu, muazzam bir güçtür. Bu gücü, memleket için yeniden harekete geçirmek istiyorum. Sizi yeni bir göreve çağırıyorum.
Arkadaşlar, Biliyorsunuz,
Devletimiz uluslararası ekonomik baskılara karşı, Yerli üretim seferberliği başlattı.Biz de, Bu seferberliğe, Yerli malı tüketme kampanyasıyla destek veriyoruz. Dün İstanbul’da görkemli bir toplantı ile kampanyayıbaşlattık.
Kampanya sloganımız: Emeğine sahip çık, ürettiğini tüket!Bu sloganla, Bütün halkımızı, Yerli malı tüketmeye, Bu topraklarda, Bizim alınterimizle, göznurumuzla üretilen ürünleri tercih etmeye çağırıyoruz. Halkımıza,
Kendi emeğine sahip çık, Kendi ürettiğini tüket diyoruz.
Peki bunu nasıl gerçekleştireceğiz? Önce, harcama saplantılarımızdan kurtulacağız. Başkasının ürettiğine değil, Kendi ürettiğimize güveneceğiz. Başkasının ürettiğiyle değil, Kendi ürettiğimizle hava atacağız. İşte o zaman değişim başlayacak. Kafamızın içini değiştireceğiz. Kendi algımızı, kendimiz yöneteceğiz. Yani dostlarım, Türk işçisinin ürettiğini tüketeceğiz.
Sayın Konuklar Memleket sevdamız Ve işimize duyduğumuz saygıyla üretirken,
Tüm halkımızı,
Bizim ürettiklerimizi tüketmeye çağırıyoruz.Evet,“Emeğine sahip çık, kendi ürettiğini tüket”Sloganıyla başlattığımız bu kampanyayı,Yıl sonuna kadar, Türk Metal Sendikası’nın örgütlü olduğu 32 ilde Gündemde tutacağız. Gene bu kampanyamızla gündeme gelen,Yeni ve milli bir tüketim bilinci oluşturma çabamızı Sürekli kılmak için, 210 bin üyemizle seferber olacağız.
Çünkü kendi ürettiğimize güveniyoruz. Hangi sektörde olursa olsun,
Türk sanayi ürünlerinin dünyanın en modern tesislerinde,Dünyanın en eğitimli işçileri, Yani Türk işçileri tarafından üretildiğini biliyoruz. Böyle bir başarının,
Ancak bir sendika çatısı altında örgütlenmiş işçilerin, Ahlakı, dürüstlüğü ve iş disipliniyle Olabileceğinin de farkındayız. İşte bu nedenle sendikaların, Yalnızca çalışanlar için bir güvence değil,Hem üretimin kalitesi, hem de ülke ekonomisi açısından Önemli bir gereksinim olduğunu bir kez daha hatırlatıyoruz. Bu nedenle, Toplumda, sendika algısının yükseltilmesi, Sendikalara olan güvenin ve inancın arttırılması için, Biz sendika yöneticilerinin yanı sıra,
Başta devletimiz olmak üzere, Eğitim kurumlarımıza, sivil tolum örgütlerimize Ve sanayimizin tüm kurum ve aktörlerine Büyük sorumluluklar düşmektedir.
Bu önemli noktaya bir kez daha dikkat çekiyoruz.
Değerli kardeşlerim,
Sendikal mücadeleye sosyal sendikacılık kavramını biz getirdik.
Çığır açtık. Emek mücadelesine yeni bir boyut getirdik. Yaptığımız her şey örnek gösteriliyor. Eğitiminden yatırımına, Tatilinden yardımına kadar yaptığımız her şey kayda geçiyor. Şimdi de yerli tüketim kampanyasıyla öncü oluyoruz. Bizi takip edeceklerini biliyoruz. Etsinler. Her zaman öyle oldu. Biz, Emek mücadelesindeki buzkıran gemisi gibiyiz.Yolu biz açarız,Diğerleri arkamızdan gelir.Hatırlayın,Buradan, bu kürsüden ne demiştim size?Erdemir’de öyle bir sözleşme imzalayacağız ki,Çıtayı öyle yukarı çıkaracağız ki,Yeni bir dönem açacağız demiştim.Hatırladınız mı?İmzaladığımız sözleşme milat olacak,Erdemir sözleşmesinden sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak demiştim.
Şimdi size soruyorum?
Öyle oldu mu?
…
Oldu mu?
…
Zirveye çıktık mı?
…
Çığır açtık mı?
…
Açtık. Hem de ne çığır açtık.Burada imzaladığımız sözleşme,Türk işçisinin yolunu açtı. Biz o yoldan yürüyerek,MESS sözleşmesini imzaladık.Yüzyılın sözleşmesini imzaladık.Yani,O efsane sözleşmenin harcında sizin de payınız var.Onun için diyorum ya,Sizin olduğunuz işte eksik olmaz.Aksine…Sizin olduğunuz her işte, Her mücadelede zafer olur, zafer.
Değerli kardeşlerim,
Şimdi yeni bir sözleşmenin eşiğindeyiz.
Hatta ilk oturumu yaptık bile. Bu oturuma, Yusuf Bey başkanlığında bir heyet katıldı. Görüşmeler sürecinde, İdari maddeleri kapsayan 10 madde üzerinde
Uzlaşma sağlandı. Heyetler, önümüzdeki hafta yeniden bir araya gelecekler Ve görüşmeler kaldığı yerden devam edecek. Hepimiz çok yakından biliyoruz. Müzakereler, başlı başına zor süreçlerdir. Tüm zorlukları göğüsleyerek, Yalnızca sizin çıkarlarınıza odaklanmış bir şekilde Görüşmeleri yürütüyoruz.Öyle tahmin ediyorum ki, 12inci ayın ortasından itibaren, Görüşmeler belli bir olgunluğa ulaşır Ve yol haritamız daha belirgin bir hale gelir. Önümüzdeki süreçte,Ülkenin koşulları, Ekonominin dinamikleri Daha net sinyaller vermeye başlayacaktır. Biz de mevcut durumun tüm parametrelerini gözeterek,Bu sözleşmeden de anlımızın akıyla çıkacağız.Buradan söylüyorum. Hiç birinizin gözü arkada kalmasın. Bu süreç bize emanet. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Masada bir kör kuruşunuzu bırakmadan, Alnımızın akıyla karşınıza çıkacağız. Geçmişte sizler için kazandığımız zaferlere bir yenisini ekleyerek, Bu başarıyı da birlikte kutlayacağız. Yeter ki siz arkamızda durun. Yeter ki bu zorlu yolda bizi yalnız bırakmayın. Biz her zaman sizin yanınızdayız. Ve yan yana olduğumuz sürece, Girdiğimiz her mücadeleden Zaferle çıkarız.Vallahi de çıkarız…Billahi de çıkarız.
Değerli arkadaşlar,
Geçtiğimiz Pazartesi günü, Cumhuriyetimizin 95 inci yılını kutladık.
Bizler cumhuriyetin yetiştirdiği kuşaklarız. Tarihimizden aldığımız ilhamVe ulu önder Mustafa kemal Atatürk’ün Yaktığı meşalenin ışığıyla, Cumhuriyet yolunda yürümeye devam edeceğiz. Bakın şu anda hepimiz, Cumhuriyetin kazanımlarından biri olan Ve ülkemizin kalkınmasında önemli sorumluluklar üstlenmiş Bir anıtın gölgesindeyiz.Bu anıtın adı Erdemir. Aslında Erdemir, 95 yıllık cumhuriyet tarihi boyunca, Nereden gelip nereye gittiğimizin Çok güzel bir örneği. Yoksulluklar içinden gelip, Canını dişine takarak çalışan emekçilerin kalesidir Erdemir. Hiç sönmeden yanan kızgın fırınlarıyla, Bu ülkenin temellerini oluşturan demiri ve çeliğiyle Cumhuriyetin kalesidir Erdemir. Cumhuriyetimizin 95 inci yılında, Bu kalede sizlerle birlikte olmaktan onur duyuyorum. Bana bu mutluluğu yaşattığınız için Hepinizi sevgiyle kucaklıyor, Bayramınızı en içten dileklerimle kutluyorum.Allaha emanet olun.’’
Türk Metal Sendikası Kdz.Ereğli Şubesi’nin 11.Olağan Genel Kurulunu AK Parti Zonguldak Milletvekili Polat Türkmen, Ereğli Belediye Başkanı Hüseyin Uysal, Türk Metal Genel Mali Sekreteri Uysal Altundağ, AK Parti İl Başkanı Zeki Tosun, AK Parti İlçe Başkanı Fatih Çakır, CHP İlçe Başkan Vekili Sevdekar Aras, MHP İlçe Başkanı Rahman Demirtürk, İYİ Parti İlçe Başkanı Evrim Balbaloğlu, Zonguldak önceki dönem Milletvekillerinden Prof.Dr. Ercan Candan, Genel Maden İşçileri Sendikası Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu, Batı Karadeniz Deniz Ticaret Odası Başkanı İrfan Erdem, Zonguldak Kömür Spor Başkanı Süleyman Caner, Karadeniz Ereğli Belediyespor Kulübü 2. Başkanı Halil Bozkuş, Türk Metal Sendikası’nın çeşitli il ve ilçelerinden gelen şube başkanları, Muhtarlar Derneği Başkanı Şükrü Kılıç, Malül Gaziler Derneği Şube Başkanı Temel Şahin, Karadeniz Ereğli Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanı Hikmet Tezel, Ereğli Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası Başkanı Cevdet Civelek, METAL-KOOP Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Özdemir, çok sayıda sivil toplum kuruluş başkanları izledi.
Tek listeyle gidilen seçimlerde Yeni yönetim şu isimlerden oluşuyor;
Metin ERCAN-Başkan, Yakup YILMAZ- Şube Sekreteri, Hakan ESKİBİNA-Mali Sekreter, Turgay KAVAK-Teşkilatlanma Sekreteri, Birol ONAY- Şube Eğitim Sekreteri.
Daha önce teşkilatlanma sekreteri görevini yürüten Soner Uslubaş ve Şube Eğitim Sekreteri görevini yürüten Mehmet Karakaya yeni yönetimde yer almadı.
Haber : EREĞLİ SAHİL GAZETESİ
ETİKETLER : Yazdır
Çok Okunanlar
» Henüz BUGÜN Haber Görünmüyor