ADD KDZ.EREĞLİ ŞUBESİ TERÖRÜ LANETLEDİ
Atatürkçü Düşünce Derneği Kdz.Ereğli Şube Başkanı Fatih Erdem, Ankara'da ki hain saldırı ve ardından da Diyarbakır'da askere yönelik terör saldırılarını kınadı.
18 Subat 2016 23:31:02
Atatürkçü
Düşünce Derneği Kdz.Ereğli Şube Başkanı Fatih Erdem, Ankara'da ki hain saldırı
ve ardından da Diyarbakır'da askere yönelik terör saldırılarını kınadı.
Teröre,
arkasındaki emperyalizme ve onun işbirlikçilerine karşı mücadelenin daha büyük
bir kararlılıkla süreceğini belirten Erdem, Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Karadeniz Ereğli Şubesi Yönetim Kurulu adına
yaptığı açıklamada şunları söyledi;
Türkiye'ye
yönelik açık ve sinsi saldırılar yıllardır sürerken önce 17 Şubat akşamında
Ankara'nın kalbine yönelik ağır bir saldırı yapıldı, ardından da Diyarbakır'da
askerimize yönelik hain bir saldırı gerçekleştirildi. Ankara'da Meclis,
Genelkurmay, Kuvvet Komutanlıkları, İçişleri Bakanlığı gibi stratejik öneme
sahip kamu binalarının ortasındaki bu büyük sabotaj, akla ister istemez güçlü
terör örgütleri yanında büyük ve karanlık istihbarat örgütlerini de getiriyor.
Türkiye
son 13 yılında hem iç güvenlikte, hem de dış politikada o kadar büyük hatalar yaptı
ki, bu patlamanın sorumlusu olarak yeryüzündeki bütün istihbarat ve terör
örgütleri gösterilebilir. Ancak hemen belirtelim ki bu patlamanın gerçek
sorumlusu Türkiye'yi bu derece tehlikelere açık politikalara mahkum eden
siyasal iktidardır. Bombanın patlamasını planlayan ve patlatan ele sadece
fitili ateşlemek kalmıştır.Bombanın patladığı saatlerde Türkiye, özellikle
Suriye konusunda tam bir çıkmaza girmiş ve tarihinde olmadık ölçüde
yalnızlaşmıştır. Esasen ülkemiz, basiretsiz politikacılar eliyle Atatürk'ün
ilke ve devrimlerinden hızla uzaklaştırılarak bu sorunların merkezine
düşürülmüştür;
Bu
patlamayı yaratan dış etkenleri analiz edecek dış politika uzmanları emekli
edilmiş, bıktırılmış, kızak görevlere verilmiş, İstihbarat örgütü uzman olmayan
ellere geçtiği gibi cemaat çatışmasına kurban edilmiş, polis teşkilatı nerede
ise cemaate teslim edilmiş, temizlik adı altında darmaduman edilmiş, Jandarma
teşkilatı siyasal iradeye teslim edilmiş, TSK, "kumpas" davaları ile en
yetenekli uzmanlarını yitirmiş, çok önemli bir kısmı da Güneydoğu bölgemizde
şehir savaşında çarpışmakla meşguldür. İran sınırımızdan Akdeniz'e kadar uzanan
sınırımız delik deşik olmuştur.Çevremizde dost olabileceğimiz tüm ülkelerle
düşman haline getirildiğimiz için nerede ise tüm komşularımızın adı Türkiye'nin
kalbine yapılan bu saldırı ile ilgili olarak geçmekte, TV kanallarında
suçlanmakta, ancak gerçek sorumluları konuşmaya neredeyse kimsenin cesareti
yetmemektedir. Bu maceracı ve komşulara düşmanlık politikaları sürdükçe bu
oyunları sahneleyenlerin yeni oyunlarını görmeye devam edeceğiz.
Artık
Türkiye Cumhuriyetinin varlık-yokluk savaşı gündemdedir. Türkiye gerçek
düşmanlarını görüp önlemlerini ona göre almalı, bu günleri hazırlayan
maceracıları başından atmalı, yeniden komşularıyla dostluk kurup hem dış, hem
de iç güvenliği ile bölgenin istikrar unsuru olmalıdır.Ayrıca her demokratik(!)
ülkede olduğu gibi, başta HÜKÜMET olmak üzere, MİT müsteşarı ve Emniyet Genel
Müdürü gibi tüm sorumlular YA İSTİFA ETMELİ, YA DA GÖREVLERİNDEN ALINMALIDIR.ATATÜRKÇÜ
DÜŞÜNCE DERNEĞİ OLARAK TERÖRE, ARKASINDAKİ EMPERYALİZME ve ONUN
İŞBİRLİKÇİLERİNE KARŞI MÜCADELEMİZ DAHA BÜYÜK BİR KARARLILIKLA
SÜRECEKTİR.Şehitlerimizin aziz anıları önünde saygıyla eğiliyoruz. Ulusumuzun
başı sağolsun.'
Haber :
ETİKETLER : Yazdır