ERDEMİR GRUBU CEO'SU ALİ PANDIR, TÜRK ÇELİK SEKTÖRÜNÜ ANLATTI
14-16 Aralık 2015 tarihlerinde gerçekleşen konferansa Çelik İhracatçıları Birliği adına katılan Erdemir Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ali Pandır, Türk çelik sektörünü, kapasite fazlalığı sorununun dünya ticaretine etkilerini ve ticaret davalarını anlattı.
23 Aralik 2015 16:46:55
Küresel çelik sektöründen 800'den fazla temsilci, Metal Bulletin tarafından 19.su düzenlenen Ortadoğu Demir ve Çelik Konferansı'nda buluştu. 14-16 Aralık 2015 tarihlerinde gerçekleşen konferansa Çelik İhracatçıları Birliği adına katılan Erdemir Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ali Pandır, Türk çelik sektörünü, kapasite fazlalığı sorununun dünya ticaretine etkilerini ve ticaret davalarını anlattı.
Ortadoğu ve Kuzey Afrika çelik sektörünün en geniş katılımlı etkinliği olan, çelik piyasasındaki ve tedarik zincirindeki aktörleri buluşturan 19. Ortadoğu Demir ve Çelik Konferansı'nda Ortadoğu ve Kuzey Afrika çelik sektörünün geleceği, hammadde piyasalarının seyri, teknolojik gelişmeler, yassı çelik piyasaları, korumacı önlemler gibi konular ele alındı.
Konferansa Türkiye Çelik İhracatçıları Birliği'ni temsilen konuşmacı olarak katılan Erdemir Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ali Pandır, küresel çelik sektöründe talebin 2015 yılında %1,7 oranında düşmesinin beklendiğini aktardı ve kapasite fazlasının mevcut durumda çelik sektörünün yaşadığı en büyük zorluklardan biri olduğunu söyledi. Pandır, düşük kapasite kullanımları, yüksek sabit maliyetler, artan bölgesel rekabet, negatif kar marjları, ürün verimliliğini artırmak ve çevresel etkileri gidermek için gerekli olacak yatırım harcamaları dolayısıyla kapasite azaltımının kaçınılmaz olacağını belirtti.
Ali Pandır sunumunda bir bölgedeki kapasite fazlasının başka bölgelerdeki üretimin yerini alabildiğini ve bu piyasalardaki yerli üreticilerin zarar gördüğünü ifade etti. Artan korumacılığın küresel çelik ticaretini yeniden biçimlendirdiğini söyleyen Pandır, dünyada çelik sanayisi olan hemen her ülkenin koruma önlemlerine başvurduğunun ve kendisine karşı en çok önlem alınan ülkenin Çin olduğunun altını çizdi.
Ali Pandır, dünya ham çelik üretiminde 9. sırada yer alan ve yurt içi çelik talebini karşılayabilecek kapasiteye sahip Türk çelik sektörünün, haksız ithalatla karşı karşıya kaldığının altını çizdi. Pandır Eylül ayında çelikte net ithalatçı konumunda olan Türkiye'nin Çin'in yanı sıra Rusya ve Ukrayna'dan yapılan dampingli ithalattan zarar gördüğünü ve yeterince korunmadığını vurguladı. Ali Pandır zaman zaman yöneltilen eleştirilerin aksine Türk çelik sektörünün Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu anlaşması gereği teşvik almadığınıbelirtti. Hammadde ve enerji maliyetlerinin de Türk çelik üreticilerinin rekabet avantajını etkileyen unsurlardan olduğunu belirterek, bu iki kalemde ithalata dayalı çelik sektörünün TL'deki değer kaybı gibi gelişmelerden de yararlanamadığını söyledi.
Haber :
ETİKETLER : Yazdır
Günümüzün küresel iş dünyasında başarılı olmak ve dünyanın en iyileriyle rekabet edebilmek için, YÖNETİCİLERİNDEN OLANAKSIZI DÜŞÜNMELERİNİ, MANTIKSIZ OLANI İSTEYEBİLMELERİNİ VE UYGULAYABİLMELERİNİ İSTEYEN bir şirket başkan yardımcısının ilham verici hikâyesi:
Texas'lı bir petrol şirketinin araştırma ve üretimden sorumlu başkan yardımcısı üst düzey yöneticilerini bir yıl öncesine oranla maliyetlerde yüzde 25 kısıntı yaptıkları için kutlamıştı. Bunun herkes için güç bir iş olduğunu kabul etti ve çabalarını kabul ettiğini bildirdi. Şirket bu sayede petrol üretiminde 15 numaradan 9 numaraya yükselmişti. Bu öneml ... DEVAMI
Betlehem ve Nucor'u karşılaştırın. Her ikisi de ayırt etmesi zor olan ürünlerle çalışan çelik şirketiydi ve HER İKİSİ DE UCUZ İTHAL ÇELİĞİN YARATTIĞI REKABETÇİ MEYDAN OKUMAYLA KARŞI KARŞIYAYDI. Her iki şirket de yabancı rakiplerinin çoğundan daha yüksek maaşlar ödüyordu. Ama yine de iki şirketteki yöneticiler aynı çerçeveyle ilgili tümüyle farklı görüşler sahipti.
Betlehem Çelik'in CEO'su 1983'te şirketin sorunlarını ithal malları suçlayarak özetlemişti: "BİRİNCİ, İKİNCİ VE ÜÇÜNCÜ SORUNUMUZ İTHAL MALLAR."
Bu esnada NUCOR'daki KEN IVERSON ve ekibi İTHAL MALLARI BİR LÜTUF olarak görüyorlardı: &qu ... DEVAMI
Japonlar taze balığı hep çok sevmişlerdir. Fakat, Japon sahillerinde bol balık bulmak mümkün olmamaktadır. Talebi karşılayamayan balıkçılar, Japon nüfusu doyurabilmek için daha büyük tekneler yaptırıp, daha uzaklara açılmışlar. Balık için uzaklara gidildikçe, geri dönmesi de daha çok vakit alır olmuştur. Dönüş bir - iki günden daha uzarsa, tutulan balıkların da tazeliği kaybolmaktadır.
Japonlar tazeliği kaybolmuş balığın lezzetini sevmemişler. Bu problemi çözebilmek için, balıkçılar teknelerine soğuk hava depoları kurdurmuşlar. Böylece istedikleri kadar uzağa gidip, tuttukları balıkları da soğuk hava deposunda dondurulmuş ... DEVAMI
- s.
- 1
Çok Okunanlar
» Henüz BUGÜN Haber Görünmüyor