DEMİRTAŞ: "MESLEK HASTALIKLARI GİZLENİYOR"
CHP Zonguldak Milletvekili, TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Üyesi Ünal Demirtaş , "Türkiye'de çalışma hayatının en ağır sorunlarından biri" olarak tanımladığı meslek hastalıklarını TBMM gündemine taşıdı.
30 Haziran 2017 13:54:42
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı'nın yanıtlaması istemi ile bir soru önergesi veren Demirtaş ayrıca meslek hastalıkları ile ilgili bir meclis araştırma önergesini de TBMM Başkanlığı'na sundu.
ÖNGÖRÜLEBİLİR VE ÖNLENEBİLİR
Kontrol yöntemleri doğru şekilde uygulandığında ve gerekli risk yönetimi çalışmaları yapıldığında işletmelerde meslek hastalıklarının tamamının öngörülebilir ve önlenebilir olduğunu belirten CHP Zonguldak Milletvekili Ünal Demirtaş, hastalıklar meydana gelmeden önce risklerin tanımlanması ve tehlikelerin ortadan kaldırılmasının önemine dikkat çekti.
Önergesinde 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nda yapılan meslek hastalığı tanımını hatırlatan CHP'li vekil, 5 gruba ayrılan meslek hastalıkları için Ankara, İstanbul ve Zonguldak olmak üzere sadece 3 meslek hastalıkları hastanesi olduğunu belirtti.
TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Üyesi Ünal Demirtaş, Meclis Başkanlığı'na sunduğu önergelerle ilgili olarak şu açıklamayı yaptı;
İSTATİSTİKLER GERÇEK DEĞİL
Ülkemizde İş Sağlığı ve Güvenliği alanındaki en büyük
sorunlardan biri de, gerçek durumu yansıtmayan istatistiklerdir. Tanı ve
bildirim aşamasındaki eksiklikler nedeniyle, Meslek Hastalıkları ile ilgili
gerçek tablo maalesef ortaya çıkmamaktadır. Uluslararası Çalışma Örgütü'nün
(ILO) nun yapmış olduğu açıklamada: "Her yıl işle ilgili kaza ve hastalıklarda
dünyada 2,3 milyon kişinin hayatını kaybettiği ve 300 milyondan fazla iş kazası
olduğu tahmin edilmektedir. Fakat bu tahminler, sorunun boyutunu ve iş kazaları
ve meslek hastalıklarının çalışanlar, aileler ve ekonomiler üzerine etkilerini
yansıtmamaktadır." denilmektedir.
Araştırmalar, hemen hemen tüm hastalıkların 100'ünün,
en az 5'i ile en fazla 25'inin mesleksel kökenli olduğunu göstermektedir. Uluslararası
kuruluşlardan ILO ve Dünya Sağlık Örgütü WHO'nun da kabul ettiği parametreye
göre, bir ülkede çalışma ortamlarının
durumuna bağlı olmak üzere, her 1.000 kişiden en az 4, en çok 12 kişi de meslek
hastalığı görülmesi beklenmektedir. Bu durum karşısında, kayıt dışı ile
birlikte yaklaşık 18 milyon çalışanın bulunduğu ülkemizde yıllık en az 70 binin
üzerinde meslek hastalığı tanısı konulması gerekir.
Ancak, Türkiye de meslek hastalıkları verileri
tanımı SGK üzerinden ve doğru şekilde yapılmadığı için istatistiklere çok azı
yansımaktadır. SGK verilerine bakıldığında Meslek Hastalığı resmi rakamları yok
denecek kadar azdır ve yıllara göre çalışan sayısının artmasına bağlı olarak
artması gerekirken, azalmaktadır.
TANI SİSTEMİ YOK
Ülkemizde "tıbbi meslek hastalıkları tanı sisteminin"
olmaması, işyeri hekimlerinin işverenden ücret alarak işverene bağlı olarak
çalışması, meslek hastalığının ortaya çıkması halinde işverenlerin tazminat
ödeme riski ile karşı karşıya kalmaları nedeniyle işverenin meslek hastalığının
hastaneye bildirilmesini engelleyebilmesi, kayıt dışı istihdam ve merdiven altı
atölyeler, taşeron sisteminin yaygınlaşması, Türkiye de sendikalaşmanın %10
düzeyinde olması, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müfettişlerinin
işyerlerini sıklıkla ve yeterli düzeyde denetlememesi, meslek hastalığı tanısı konulmasının zorlu
bir süreç olması ve işçilerin de kendilerine çalışamaz raporu verilmesi
halinde işsiz kalacakları endişesi ile
hastaneyi gitmek istememeleri gibi nedenlerle, ülkemizde meslek hastalıklarının
çok önemli bir bölümü kayıt altına alınamamaktadır. Meslek hastalığına
yakalananların ancak %1-1,5'u ancak resmi kayıtlara girmektedir.
10 BİN KİŞİ MESLEK HASTALIĞINDAN YAŞAMINI YİTİRİYOR
ILO verilerine göre; meslek hastalığından kaynaklanan ölüm sayısı, iş kazalarındaki ölüm sayısının 5-6 katı fazladır. 2016 yılında iş kazaları sonucu ölüm sayısı 1970 olarak açıklanmıştır. Buna göre 2016 yılında en az 10 bin kişinin meslek hastalığı sonucu yaşamını yitirdiği düşünülmektedir. Ancak meslek hastalığı sonucu vefat eden sayısı SGK verilerine göre yok denecek kadar düşüktür.
Yani maalesef Türkiye'de meslek hastalıkları
gizlenmektedir. Oysa meslek hastalıkları konusundaki doğru verilerin tespit
edilmesi, işçilerin hastalıklara yakalanmasını önleyecek ve hayatlarının
kurtarılmasını sağlayacaktır. Bu sebeple Türkiye'de iş sağlığı ve iş güvenliği
verilerinin toplanması ve kullanılmasının iyileştirilmesi gerekmektedir.
DEVLET İŞÇİNİN SAĞLIĞINI, YAŞAM HAKKINI KORUMALI!
1982 Anayasası'nın 17'inci maddesi ve Avrupa İnsan
Hakları Sözleşmesinin 2'inci maddesi gereği işçilerin yaşam hakkı ile sağlığının
devletçe korunması gerektiğini de hatırlatan CHP Zonguldak Milletvekili Ünal
Demirtaş, soru önergesinde şu soruların yanıtlanmasını istedi:
2002 yılından bugüne kadar, yıllara göre ayrı ayrı
meslek hastalığı şikayeti ile hastanelere kaç işçi müracaat etmiştir?
2002 yılından bugüne kadar, yıllara göre ayrı ayrı
meslek hastalığı tanısı konulan kaç işçi vardır?
Meslek hastalıkları tanı ve tespitindeki yasal süreç
nedir? Hastalığa neden olan faktörler ile işyerindeki koşullar arasındaki
illiyetin tespiti nasıl ve hangi uzmanlarca yapılmaktadır? İlliyetin tespiti
için geçmişte kaç yıllık süre esas alınmaktadır?
Meslek hastalığı tanısı koyabilecek kurum ve
kuruluşlar hangileridir? Sayıları ve kurumsal kapasiteleri mevcut çalışan
sayısına göre yeterlimi dir? Meslek hastalıkları tanı ve tedavisinde
uzmanlaşmış personel (doktor vs) sayısı nedir? Bu sayı sizce yeterli midir?
2002 yılından bugüne kadar A Grubu Kimyasal Maddelerle
Olan Meslek Hastalıkları tanısı konulan
toplamda kaç işçi vardır?
2002 yılından bugüne kadar B Grubu Mesleki Cilt
Hastalıkları tanısı konulan toplamda kaç
işçi vardır?
2002 yılından bugüne kadar C Grubu Pnömokonyozlar ve Mesleki Solunum
Sistemi Hastalıkları tanısı konulan
toplamda kaç işçi vardır?
2002 yılından bugüne kadar D Grubu Mesleki Bulaşıcı Hastalıkları tanısı
konulan toplamda kaç işçi vardır?
2002 yılından bugüne kadar E Grubu Fiziksel Etkenlerle Olan Meslek
Hastalıkları tanısı konulan toplamda kaç
işçi vardır?
2002 yılından bugüne kadar, yıllara göre ayrı ayrı
meslek hastalığı nedeniyle yaşamını yitiren kaç işçi vardır? Hangi iş kollarında yaşamlarını
yitirmişlerdir?
2002 yılından bugüne kadar meslek hastalıkları
nedeniyle iş gücünü kısmen
yitiren ve malulen emekli olan toplamda kaç işçi vardır?
2002 yılından bugüne kadar meslek hastalıkları
nedeniyle toplamda kaç işyeri denetlenmiştir?
Meslek hastalıklarına sebep işyeri ortam ve
koşullarındaki risklere yönelik olarak bakanlığınızda özel bir denetim modeli veya programı var
mıdır?
6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanununun 25.
Maddesinde tanımlanan hayati tehlikelere yönelik işin durdurulması yönündeki
idari tedbirlerin uygulanmasında iş kazalarıyla birlikte meslek hastalığı
riskleri de değerlendirilmekte midir?
2002 yılından bugüne kadar yıllara göre ayrı ayrı iş
sağlığı ve iş güvenliği mevzuatına uymamaları nedeniyle işyerlerine toplamda ne
kadar idari para cezası kesilmiştir?
2002 yılından bu güne kadar, ILO istatistiklerinde meslek hastalıkları sonucu ölümlerin sayıca çok fazla olduğu bilinmesine ve ülkemizde ise bu sayıların fazla olduğunun öngörülebilmesine rağmen kaç işyerinde meslek hastalıklarına yönelik durdurma tedbiri uygulanmıştır?
Haber :
ETİKETLER : Yazdır
Çok Okunanlar
» Henüz BUGÜN Haber Görünmüyor